IBR hastalığı sığırlarda görülen son derece bulaşıcı, akut seyirli viral bir hastalıktır. Hastalık; üst solunum yolunda klinik semptomlar (IBR) ile dişilerde vulva ve vajinanın irinli, kabarcıklı iltihabı (Infeksiyöz pustüler vulvavaginitis, IPV) ve erkeklerde penis başının ve onu örten derinin akut ya da kronik, irinli, kabarcıklı iltihabına (Infeksiyöz pustüler balonopostitis, IPB) sebep olur.
Hastalık etkeni Bovine Herpes Virus Tip-1 (BHV-1) olarak isimlendirilmektedir. Türkiye'de IBR/IPV hastalığı ile ilgili olarak yapılan farklı çalışmalarda hastalığın yaygın olarak görüldüğü bildirilmektedir.
Hastalığın yayılmasında akut ve latent enfekte (Tipik hastalık belirtileri göstermeyen virüs enfeksiyonu) hayvanlar ile sperma ve embriyo transferi rol oynar. Akut, subklinik veya latent enfekte boğalara ait spermalar suni tohumlama yolu ile enfeksiyonun kolayca yayılmasına neden olabilir.
Hastalık %100'e yakın bir hastalık oranı (Morbidite) ile %2-20 arasında değişen ölüm oranına (Mortalite) sahiptir. Enfeksiyona her yaş grubundaki hayvanlar duyarlıdır. BHV-1 enfeksiyonu sığırlarda klinik olarak solunum sistemi enfeksiyonlarına (IBR), genital sistem enfeksiyonlarına (IPV, IPB), bağırsak iltihabı (Enteritis), beyin iltihabı (Encephalitis), meme iltihabı (Mastitis), rahim iç zarının iltihabı (Endometritis), yavru atma (Abort) ve kısırlığa (Infertilite) neden olur.
Rhinotracheitis formu (IBR) Yüksek ateş ve genel durum bozukluklarıyla kendini gösterir. Hasta hayvanlarda burun akıntısı oluşur.
Respiratorik form Gebe sığırlarda 3. ve 4. aylarda yavru atmalara neden olabilir. Ayrıca bu formda gözün dıştan görülen beyaz kısmının yangısına (konjunktivitis) ve gözde bulanmalara da rastlanır. Dört ile altı aylık buzağılarda irinsiz (Nonprulent) beyin dokusu ve zarlarının iltihabı (Meningoencephalitisler) meydana gelir. Birkaç hafta içinde de ölümlere sebep olur. Mortalite %100'e ulaşabilir.
Genital formu (IPV) Hastalığın ineklerde görülen bu formu vagina ve vulva mukozalarında yangılara neden olur, buralarda kesecikler oluşur ve daha sonra da akıntı şekillenir. Gebeliğin son zamanlarında veya doğumdan çok kısa bir süre sonra enfekte olan yeni doğan buzağılarda sistemik bir hastalık tablosu dikkati çeker. Yavru zarları (Plasenta) yoluyla meydana gelen enfeksiyonlarda gebeliğin son 1/3'ünde yavru atmalar(Abort) görülür.
Boğalarda hastalık Balonopostitits (IPB) şeklindedir. Gerek ineklerde ve gerekse boğalarda üreme organları (genital) iç yüzlerini kaplayan ve salgı üreten doku tabakalarında (Mukoza) toplu iğne başı büyüklüğünden bezelye tanesi büyüklüğüne kadar değişen, beyaz renkli, kese bezleri oluşumlara rastlanır. Bu değişikliklerin dışında herhangi bir genel bozukluk oluşmaksızın bakteriyel bulaşmaların (Kontaminasyon) olmadığı durumlarda 2 ile 4 hafta içinde tamamen iyileşme gözlenir.
IBR/IPV hastalığına yakalanan hayvanların etleri ve sütleri normal olarak değerlendirilir.
Klinik olarak hastalıktan şüphe edilirse de kesin teşhis için laboratuvar muayeneleri gereklidir.
Hastalıkla mücadelede en önemli faktör hastalığın sürüye girişinin engellenmesidir. Bu nedenle sürüye alınacak yeni hayvanların enfeksiyondan ari olduğunun teyit edilmesi veya enfeksiyondan ari sürülerden temin edilmesi zorunludur. IBR/IPV hastalığı ile mücadelede önemli bir yöntemde belirli aralıklarla sürülerdeki hayvanları serolojik kontrole tabi tutmak, seropozitif olanları elimine etmektir.
Hastalık kontrolünde başarılı olmak için, sürülerde hijyenik tedbirlerin alınması, bakım şartlarının iyileştirilmesi, yok etme(Eradikasyon) tedbirlerine başvurulması ve aşılama önemlidir.
Tabii tohumlama boğalarının, 6 ayda bir rutin olarak IBR/IPV hastalığı yönünden kontrol edilmesi ve hastalıktan dolayı seropozitif olan tabii tohumlama boğalarının kesinlikle damızlıktan çıkarılarak kesime sevk edilmesi gerekmektedir.