E-ıslah Projesi

Türkiye'de 1990 yılından itibaren sığır ıslahı çalışmalarının sağlıklı yürütülebilmesi amacıyla başlanmış bir projedir.

Veri tabanı olarak, ilk aşamada ithal teknolojiler kullanılmış, ancak bu yöntemden istenilen verim sağlanamamıştır.

Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliklerinin kurulmasını müteakip Türkiye'nin kendi ulusal veri tabanının oluşturulması amacıyla çalışmalar başlatılmış ve Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi, Zootekni Bölümü Ögretim Üyesi sayın Prof. Dr. Selahattin Kumlu, Tarım ve Köyişleri Bakanlığı Tarımsal Üretim Geliştirme Genel Müdürlüğü'nden Ziraat Yüksek Mühendisi sayın Kemalettin ÖZCAN ve Türkiye Damızlık Sığır Yetiştiricileri Merkez Birliği'nden Ziraat Mühendisi sayın Turgut TERLEMEZ'den oluşan Teknik ekibin değerli emekleri ve illerde görev yapan Tarım İl Müdürlükleri ve Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliklerine mensup personellerin değerli katkıları ile 1997 yılında Türkiye kendi Soykütüğü Veri Tabanına kavuşmuştur. Yaklaşık 10 yıl süre ile hizmet vermiş olan Soykütüğü Veri Tabanı, Türkiye'de birçok çalışmanın ve projenin önünü açarak, Türkiye sığırcılık sektörüne önemli katkılar sağlamıştır.

Türkiye Damızlık Sığır Yetiştiricileri Merkez Birliği'nin üyesi bulunduğu Uluslararası Hayvan Kayıt Komitesi'nin (ICAR) normlarına uyum sağlama çalışmalarının yanı sıra, Türkiye'nin Avrupa Birliği uyum süreci kapsamında, mevzuatlarda gerçekleştirilen köklü değişikliklerin bir gereği olarak, yetiştirme amaçlı veri tabanının tek merkezli ve internet aracılığı ile erişim temeline dayalı olarak yeniden yapılandırılması kaçınılmaz olmuştur.

Bu amaçla, 2004 yılı Haziran Ayında, Türkiye Damızlık Sığır Yetiştiricileri Merkez Birliği'nden Islah Uzmanı sayin Dr.Onur ŞAHİN ve Bilgi - İşlem Uzmanı, Ziraat Mühendisi sayın Turgut TERLEMEZ'den oluşan ekip tarafindan ilk çalişmalar başlatılmış ve 2005 yılı Ağustos ayında soykütüğü ve önsoykütüğü projelerini tek çatı altında toplayan ve online sistemi temeline dayalı olarak çalişan e-Islah Veri Tabanının yazılımı tamamlanmıştır.

Sistem, Subat 2006 sonuna kadar olan, ilk altı aylık dönem süresince, Türkiye genelinde Tarim İl Müdürlükleri ve Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliklerine mensup uzmanların değerli görüşleri doğrultusunda ve Tarım ve Köyişleri Bakanliği tarafindan çıkartılan Yönetmeliklere uygun olarak yapılandırılmıştır.

E-Islah Veri Tabanı, hayvan veri havuzundan, DNA veri havuzuna kadar 198 havuzu bünyesinde bulundurmaktadır. Mevcut veri havuzunun % 50'si kullanılarak oluşturulan hizmet potansiyeli ile soy kütüğü ve ön soy kütüğü projeleri kapsamında geçmişte yürütülen çalışmaların tamamı sistemde rahatlıkla yürütülebilmektedir. Sistemden Ulusal, İl, İlçe, İşletme, Hayvan düzeyinde alınan raporlarla çalışmalar sağlıklı bir şekilde yönlendirilebilmekte, Sisteme kayıtlı Yetiştiriciler Süt Üretimi ve Yetiştirme konularında detaylı bir şekilde bilgilendirilmektedir.

Ayrıca, Sisteme girilen suni tohumlama kayıtlarına dayanılarak, alınan buzağılama tahmin raporu sayesinde, yeni doğan buzağıların daha hızlı ve etkin bir şekilde küpelenerek kayıt altına alınabilmesi sağlanabilmektedir.

Süt ölçümü yapan işletmelerin denetlenmesi amacıyla, e-Islah Veri Tabanında yer alan Süt Denetleme bölümü sayesinde, işletmelerin aylık süt ölçümleri daha etkin bir şekilde takip edilmektedir.

Bunlara ilave olarak, Hayvancılığın Desteklenmeleri kapsamında, süt desteklemesi, suni tohumlama desteklemesi ve suni tohumlamadan doğan buzağı desteklemeleri ulusal, il, ilçe ve işletme düzeyinde takip edilmek suretiyle, destekleme ödemelerinin izlenebilirliği sağlanmıştır.

e-Islah Veri Tabanı Başbakanlık Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü'ne bağlı Mernis, Tarım ve Köyişleri Bakanlığı, Tarımsal Üretim ve Geliştirme Genel Müdürlüğü'ne bağlı Çiftçi Kayıt Sistemi ve Tarım Sigortaları Kanun'u çerçevesinde kurulan Tarsim çatısı altındaki Hayvan Sigorta Veri Tabanı ile uyum içerisinde çalışmaktadır. 2006 yılı Temmuz ayında hizmete girecek olan Koruma ve Kontrol Genel Müdürlüğü bünyesindeki Türkvet Veri Tabanı ile entegrasyon çalışmaları devam etmektedir.

e-Islah Veri Tabanı kapsamında yer alan mesaj merkezi sayesinde iller ve ilçeler arasında kurum bazında sağlanan koordinasyon, hayvan hareketlerinin daha etkin bir sekilde takip edilmesine imkan vermektedir.

Döl Kontrolü Hakkında

Islah da, hedefe ulaşma hem erkek hem de dişilerin seçimiyle sağlanır. Seçim kriterlerinin başında gelen süt verimi ve süt verimine ilişkin özellikler sadece gelecek kuşaklara katkısı oldukça sınırlı olan dişilerde saptanabilmektedir.Buna karşılık bu özelliklerini doğrudan saptama imkanı olmayan erkekler, gelecek kuşaklarda çok sayıda dölle temsil edilirler. Dolayısıyla erkeklerin seçimi dişilerin seçiminden çok çok daha önemlidir.

Bu nedenle erkeklerin seçimi çoğunlukla geçmiş dişi ebeveynlerinin veya dişi döllerinin verimlerine göre yapılır. Çok sayıda bireye baba olacak bir erkek hayvanı sadece dişi ebeveynlerinin verimlerine göre seçmek doğru ve isabetli bir tercih değildir. Seçim, döllerden sağlanan bilgilere göre, diğer bir ifade ile erkeğin gelecek kuşakta görülen verimlerine göre yapılmalıdır. Bu uygulamaya, yani kızlarının verimlerine ve özelliklerine göre erkeklerin seçimine "DÖL KONTROLÜ" denir.

Türkiye, ithal ve diğer yollarla oluşturduğu genetik potansiyelini korumak ve daha da iyiye götürmek zorundadır. Islah çalışmalarında temel esas, mevcut nesli bilmek ve gelecek kuşaktan beklentileri planlamaktır. Gelecek kuşağın önceden planlanıp, elde edilebilmesinin yolu, döl kontrolünden geçmiş (denenmiş, özellikleri bilinen) boğa kullanımı ve kayıtlardan geçmektedir.

Hayvancılıkta gelişmiş ülkelerin başarılı olmalarının temelini yetiştirici örgütleri ile birlikte uyguladıkları ıslah programları ve bu kapsamda uygulanan döl kontrolü oluşturmaktadır. Ülkemizde döl kontrolünden geçmiş boğa bulunmamaktadır. Sadece ana verimi ve hayvanın dış görünüşüne bakılarak boğa seçimi yapılmakta ve sperması üretilip, kullanılmaktadır.

İthal edilen denenmiş boğa spermaları, test sonuçlarının boğanın bulunduğu ülke koşullarında elde edilmesi ve genotip X çevre etkileşimi nedeniyle ülkemize uygunluğu garanti edilemez. Ülkesindeki değerlendirmede en iyi değerlere sahip bir boğa ülkemizde diğer boğalardan daha kötü bir değere sahip olabilir. Bu da bizi yanlış planlamalara götürebilir. Bu yollarla elde edilen spermaların kullanımı gelecek neslin tesadüfe bırakılması demektir.

Artık belirli bir seviyeye gelmiş hayvancılığımızın tesadüflerle bir yerlere ulaşması mümkün gözükmemektedir.

Bütün bu sebepler; ülkemizde denenmiş boğa sperması üretimini gerçekleştirebilmek için bizi ülkemizde döl kontrolü çalışmasına yöneltmiştir. Ülkemizde döl kontrolünün uygulanabileceği kayıtlı hayvana ve sisteme sahip tek kuruluş olan Türkiye Damızlık Sığır Yetiştiricileri Merkez Birliği ile Birlikte "Döl Kontrolü" çalışmalarına başlanmıştır.

Döl Kontrolü Projesi

Proje Sorumluları: Tarım ve Köyişleri Bakanlığı - Türkiye Damızlık Sığır Yetiştiricileri Merkez Birliği

Uygulama Alanı: Soy Kütüğü Kaydı tutulan işletmelerin bulunduğu Antalya, Aydın, Balıkesir, Burdur, Bursa, Denizli, Edirne, Eskişehir, Isparta, İzmir, Kırklareli, Konya, Manisa, Muğla, Sakarya, Samsun,Tekirdağ,Aksaray, Kastamonu, Amasya, Çorum, Çanakkale ve Uşak İlleri

Bugün ülkemizde, kullanılan spermaların tamamına yakını test edilmemiş boğalardan elde edilmiş spermalardır. Ayrıca, döl kotrolünden geçmiş güncel boğaların spermaları ise yüksek fiyatlarla ithal edilmektedir. Bu durum, hem döviz kaybına neden olmakta hem de yüksek fiyatı nedeniyle yetiştirici tarafından kullanılmak istenmemektedir.

Projenin amacı:

Mevcut yetiştiricilik koşulları, özellikle AB'ne entegrasyon hazırlığı aşamasında olan ülkemizde özellikle bu entegrasyondan en fazla etkilenecek olan sığırcılık işletmelerinde en ekonomik üretim sistemlerinin geliştirilmesi gereğini ortaya çıkarmaktadır. Bu açıdan, birim başına elde edilen verimin artırılması birinci önceliği almaktadır. Bunun dışında, yüksek döl verimi (yüksek gebelik oranı, kolay doğum v.b.) başarı için ön şartlardır.

Bu projede öngörülen ıslah çalışması, döl kontrolü ne dayalı olan seçilmiş boğalardan yapay tohumlamadan yararlanılmasını hedefleyen bir çalışmadır. Program boğa ana ve babalarının seçilmesi, amaçlı çiftleştirmeler ve bunlardan elde edilen erkeklerin döl kontrolleri sonucu başarılı olanlarının denenmiş boğa olarak suni tohumlamada kullanılması süreçlerini içermektedir.

Bu programdan amaç, yukarıda verilen hedefler doğrultusunda Türk sığır yetiştiriciliğinde, laktasyonda (305 günde) %4 yağlı 7.000 kg. süt verebilen, uzun ömürlü (en az 3 laktasyon), ergin yaşta 750 kg canlı ağırlığa ve 145 cm sağrı yüksekliğine ulaşan, sağlam yapılı ve sağlıklı, hayvana rahat hareket etme yeteneği sağlayacak ayak ve tırnak yapısı olan, makinayla sağıma elverişli ve kolay sağılabilen kapasiteli bir memeye sahip genotip elde etmek ve bunu populasyonda yaygınlaştırmak ve elde edilen bu sürünün özelliklerinin geliştirilerek daha sonraki kuşaklara aktarılmasıdır.

Programda elde edilecek spermalar, öncelikle bölgede bulunan toplam 700.000 baş dolayındaki saf Holstein-Friesian ve bunların melezi inek ve düvelerin tohumlanmasında kullanılacaktır. Bu programın uygulamaya konulması ile suni tohumlama çalışmaları Merkez Birliğimize bağlı işletmelerde disipline edilecek ve ileriki yıllarda AB ülkeleri ile rekabet edebilecek sürünün oluşması sağlanacaktır.

Projede bu buzağıların elde edilmesinde kullanılacak elit 750 dişi hayvan tesbit edilmiş ve bunlardan uygun olanların tohumlanmasında kullanılacak üstün genetik özelliklere sahip boğalardan elde edilmiş 1.000 doz dondurulmuş sperma Almanya'dan ithal edilmiştir Uygulama alanındaki illerde aktif olan İl Birliklerimizde süt verim kontrolleri ve soy kütüğü çalışmaları yapılmaktadır.

Projenin uygulanması

A. Damızlık Değer Tahminleri:

Tahminler Üniversitelerin danışmanlığında ortaklaşa yapılacak ve daha sonraki yıllar Merkez Birliği bu çalışmaları kendisi yapacaktır.

B. Boğa Analarının Seçimi:

1998 yılı başında yapılan tahminler sonucunda yüksek değerli 750 inek (Islah populasyonunun yaklaşık %3.75'i) belirlenmiştir. Tarım ve Köyişleri Bakanlığı İl Müdürlüğü ile İl Birliğinden oluşturulacak İl Islah Komisyonu görevlendirilecektir.

Yetiştiricinin imzalayacağı sözleşme ile yetiştirici, Merkez Birliğinin önerdiği bir boğanın spermasıyla ineğini tohumlatmayı ve erkek buzağı doğması halinde, doğumu izleyen ilk 3-5 ay içerisinde Merkez Birliğine, Merkez Birliğince belirlenmiş olan bir bedel karşılığında satmayı taahhüt edecektir.

C. Boğa Babalarının Seçimi:

Belirlenen boğa analarını tohumlamak amacıyla, ıslah amacı gözetilerek, Almanya'dan Sığır Yetiştiriciliği Enformasyon Projesi kapsamında anılan ülkenin en uygun elit boğalarından elde edilmiş 1.000 doz sperma ithal edilmiştir.

D. Aday Boğa Anası İneklerin Tohumlanması:

Boğa babası ve boğa analarının damızlık özellikleri dikkate alınarak ıslah amacına uygun genotip elde etmek için en uygun çiftleştirme programı hazırlanacaktır.

E. Döl Kontrolü (Progeny Testing):

İneklerden doğan erkek buzağılar ilk 6-8 hafta içerisinde İl veya Merkez Birliği tarafından yetkilendirilen bir komisyon tarafından görülerek gelişme durumu bakımından değerlendirilecektir. Değerlendirme sonucu olumlu olan erkek buzağılar önceden karşılıklı imzalanmış sözleşmede belirtilen bedel ile satın alınacaktır.

Bu şekilde seçilip satın alınan 50 baş erkek buzağı 3-5 aylık iken Menemen Suni Tohumlama Laboratuvarlarına getirilecektir.

Boğa adayı erkek buzağılar, 15 gün karantinada tutulduktan sonra, 1 yaşına kadar büyütüleceklerdir. Boğa adayları 1 yaşını tamamladıktan sonra Merkez Birliği tarafında yetkilendirilen bir Komisyon tarafından sınıflandırılırlar. Sınıflandırmada başarılı olan tosunlara sperma kalite testi yapılacak ve en başarılı 30 tosun sperma sağımı için kullanılmaya başlanacaktır.

Her bir aday boğadan alınan ilk 500-750 doz sperma, diğer boğalardan alınan spermalarla birlikte kanisterlere karışık bir şekilde konarak illere gönderilecektir. Aday boğaların spermaları üye işletmelere ikinci buzağısına gebe kalacak ineklere rasgele, planlama yapılmadan kullanılacaktır. Sonuçta her aday boğa sperması ile en az 120 inek (ortalama 150 inek) gebe bırakılacaktır. Hedef,her boğanın en az 20 (ortalama 30) kızının 1.laktasyon kaydının alınmasıdır. Her bir aday boğadan alınan spermalardan 15.000 doz'u istasyon ve İl Birlikleri aracılığı ile piyasaya sürülecektir. Geri kalan aday boğa başına 5.000 doz sperma ise damızlık değer tahmini sonuçları kesinleşinceye kadar, Laboratuvarlarda saklanacaktır. Aday boğalarla ilgili tanıtıcı katologlar her yıl yayınlanacaktır.

Aday boğaların spermaları ile tohumlanan 1. Laktasyonundaki ineklerden elde edilecek kızlar, yaklaşık 15-16 aylık iken tohumlanacaklardır. Bu kızların doğum yapmalarını müteakip, laktasyonda bulundukları süre içerisinde verim kayıtları alınan ve laktasyon sonunda yapılacak değerlendirmeyle aday boğalar sıralanacaktır. Sıralamada ilk 10'a giren boğaların spermaları soy kütüğü kaydı tutulan işletmeler öncelikli olmak kaydıyla kullanıma sunulacaktır. Ayrıca, Döl Kontrolü programı süresince hayvanların sağlık ve hastalıklarla ilgili testleri bir program dahilinde yapılacaktır.

Merkez Birliği ve İl Birliklerinin Sorumlulukları

Bakanlığın Sorumlulukları

Ön Soy Kütüğü Hakkında

Ön Soykütüğü Projesi

Ana ve babası belirli, ancak ebeveynlerinin verim kayıtları olmayan, mensup olduğu ırkın özelliklerini taşıyan hayvanlar için oluşturulacak geçici kayıt sistemidir. e-ıslah programı dahilinde bilgisayar ortamına aktarılan veriler ve bu verilerin hedeflediği amaçlar aşağıya çıkarılmıştır. Tarım Bakanlığı birimlerince yürütülen bu proje Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği olan illerde Birlikler tarafından yürütülmektedir.

Amacı

Faaliyetleri

Hayvancılık politikaları oluşturulurken gerçekçi değil güvenilirliği şüphe götürür tahmini verilerle çalışılmaktadır. Bunun neticesinde de planlanan ile gerçekleşen çok farklı olmakta; hatta sistemsizlikten gerçekleşmelerde tam olarak tespit edilememektedir. Sığırlarda kayıt tutulmaması, yetiştiricilerin örgütlenmemiş olması ve sahipsizlikten ülke içindeki damızlık hayvanlar ihtiyaç sahiplerine pazarlanamadığından yıllarca ithalata mahkum kılınan ülkemiz, yetiştiricilerin örgütlenmesi ve küçük çapta da olsa kayıt sistemine (soy kütüğü) sahip olunmasıyla kendi damızlığımızı üretir hale gelinmiştir.

Soy kütüğünde kayıtlı sığır sayısının artırılması, tohumlanan sığır varlığımızın tespiti, suni tohumlama faaliyetlerinin disipline edilmesi ve tohumlama kayıtlarının planlamalarda kullanılır hale getirilmesi, hayvan hareketlerinin takibi ve ihtiyaç duyulan çalışmalarda kullanılmak üzere belgelendirmenin yapılabilmesi amaçlarıyla "Önsoykütüğü Sistemi" geliştirilmiş; Bakanlık Makamının onayı ile Türkiye Damızlık Sığır Yetiştiricileri Merkez Birliği ile işbirliği yapılarak 81 ilde faaliyetlere devam edilmektedir. Önsoykütüğü Çalışmalarının Ülke Ekonomisine Katkısı:Ülkemizde yıllık asgari 15.000 baş damızlık düve pazarı bulunmaktadır. Geçmişte ithalatla karşılanan damızlık düve pazarı, önsoykütüğü ile ülke içerisinden karşılanmaktadır. Bir düvenin bedeli 2.000 TL. civarında olup, bu çalışmanın yıllık katkısı 30.000.000 TL.'dir.

Soy Kütüğü Hakkında

Soykütüğü Projesi

Amacı

Pedigri düzenlemeye esas olacak bilgilerin düzenli olarak toplandığı veri tabanıdır.

Sığır ıslahı çalışmalarının veri tabanını oluşturmaktır. Bir canlının soyunun sistemli bir şekilde gösterilmesine denir. Diğer adı soy ağacıdır. Ülkemizde ki mevcut sığırlarının verim potansiyellerinin belli olması daha kaliteli ve verimli sığır ıslahına yönelinmesi hususunda önemli bir mihenk taşı oluşturmaktadır.

Faaliyetleri

Hayvancılıkta ıslah faaliyetleri sonucu ihtiyaç duyulan hayvansal ürünlerin yurt içinden karşılanması, dış ülkelere bağımlılığın asgariye indirilmesi veya tamamen kaldırılması ve yetiştiricilerin de yaşam standardının yükseltilmesi amacıyla, Cumhuriyetimizin kuruluşundan itibaren çeşitli çalışmalar yapılmış ve halen de yapılmaktadır. Ancak, birbirinden kopuk, sistemsiz ve zaman zaman kesintiye uğrayan en önemlisi de yetiştiricinin katılımının sağlanmadığı bu çalışmalardan arzulanan sonuçlar alınamamıştır. Islah çalışmalarında temel esas, ıslah edilecek populasyonun tanınması ve gelecekte gerçekleşmesi beklenen şartlar için yetiştirilecek neslin planlanmasıdır.

Şartlarımıza adapte olmuş, hastalıklara dayanıklı; ancak, yüksek verimli gelecek neslin önceden planlanıp, elde edilebilmesinin yolu, soy kütüğü sistemine sahip olunması ve ülkesel ıslah programının uygulanması bağlıdır.

Bu çerçevede ülkemizde uygulanacak sığır ıslah programlarının temelini teşkil etmek üzere Türkiye Damızlık Sığır Yetiştiricileri Merkez Birliği ile işbirliği yapılarak ICAR (International Committee for Animal Recording-Uluslararası Hayvan Kayıt Komitesi) kuralları doğrultusunda soy kütüğü sistemi faaliyetleri yürütülmektedir. Soy kütüğü faaliyetleri Türk-İtalyan ve Türk-Alman işbirliği kapsamında yürütülen projelerle 15 yıl önce başlatılmış olup 1998 yılından itibaren de Türkiye Damızlık Sığır Yetiştiricileri Merkez Birliği ile birlikte yürütülmektedir. Başlangıçta diğer ülkelerin sistemi ve bilgisayar programları uygulanırken, günümüzde Türkiye'de yazılımı gerçekleştirilen bilgisayar programı ile birlikte "Milli Soy kütüğü Sistemi" 1995 yılından itibaren oluşturulmuş ve her geçen gün geliştirilmektedir. Sistemde aşağıdaki faaliyetler yürütülmektedir:

Projelerin başlangıcından itibaren Tarım İl Müdürlükleri personellerinden oluşan proje ekiplerince yürütülen soy kütüğü çalışmaları, kendi personeli ve aracı olan birlikler tarafından yürütülebilmesi için Bakanlıkça yetki verilmiştir. Bu yetki çerçevesinde bazı yetiştirici birlikleri faaliyetleri üstlenmiş ve kendisi yürütmektedir. Soy kütüğü kapsamındaki hayvanların değerinin belirlenmesi demek olan "Damızlık Değer Tespiti" ilk olarak bu çalışmalarda yapılmış ve ilgili yerlerde yayınlanmıştır. Soykütüğü çalışmalarının göstergesi ve sonucu olan "Damızlık Belgesi" Avrupa Birliği normlarında (görüntü ve içerik olarak) verilmektedir. Bu belgelerin dağıtım yetkisi de bu faaliyetlerin gerçek sahibi olan Merkez Birliğine verilmiştir.

Süt Defteri Hakkında

Süt defteri, Amasya Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği'ne üye olan üreticilerin ellerinde bulunan hayvanların verdiği süt miktarını periyodik ve düzenli olarak işledikleri, bir defterdir. Bu defterde tutalacak kayıtlar bir işletmenin geleceği ile ilgilidir.

Üreticiler, her ay kendilerine verilen bir tarihte, işletmelerinde bulunan ineklerin sabah ve akşam süt ölçümlerini yaptıktan sonra her birinin kaç litre süt verdiğini bu deftere işlerler.

Faydaları: